Bizim Mahalle’nin “En” leri

Bizim Mahalle’nin “En” leri

12 Mayıs 2022 Genel 0

Ömür dediğin nedir ki. Yıllar su gibi gelip geçiyor. Ben Mahallem’ de doğdum Mahallem’ de büyüdüm. Velakin zamanın şartları gereği Mahallemden çok çok uzaklarda yaşıyorum. Özellikle Ramazan ayındaki Tv proğramlarında eski mahalle kültürü çok konuşulur.

İşte benim mahallem bu…

Yıl 1975. Aylardan Ocak. Zemheri kış günü. Anam beni doğuracak…

“Abaruuuuu. Kızın suyu geldi. Gız Nezihaaaaa. Koş ebeyi çağır koşşşşş. Hatçeee ebeyi çağır guuuıııvvvvvv.”

Bu diyolağı aklım erdikten sonra defalarca duydum. O yüzden ben doğduğumda da farklı olduğunu düşünmüyorum. Evimiz de çok doğum oldu. Gelin doğurdu kız doğurdu. Her seferinde rahmetli anam (aslında anneannem dir kendisi beni o büyüttüğü için anne derdim) komşumuz Neziha teyzeye bağırır, oda koşar gider Hatçe ebeyi çağırırdı. Hatçe ebe elinde bir parça bezle koşar gelirdi. Onun arkasından birazdan tek tek isimlerini ve hikayelerini anlatacağım mahallenin kadınları bizim eve toplanırdı. Tabii bu doğum sahneleri sadece bizim evde yaşanmazdı. Mahallede nerde bir doğum varsa aynı manzaralar orada yaşanırdı. Yeşilçam filmlerini aratmayan bu filmin başrollerinde genelde Hatçe ebe ve benim anam olurdu. Hemen hemen her doğumda ikisi de bulunurdu. Anam adeta Hatçe ebenin yardımcısı gibiydi. Bir iki defa rahatsız olduğu için doğumu anamın yaptırdığı olmuştu. Her doğum olduğunda evdeysem bende annemin peşine gider bakmak isterdim lakin her seferinde beni dışarı postalar doğacak çocuğun babası kimse kahveden çağırmam için gönderirdi. Erkekler genelde kahvehanede olurdu.

Kimler gelmezdi ki bu doğuma. Sırık Necmiye, Berekelilerin Hatçe Yenge, Hacımullanın Avradı Pembe yenge ve daha niceleri. Şimdi hepsi toprak oldu. Mekanları cennet olsun.

İşte bizim Mahallenin “En” leri

Tabii gelemeyenlerde olurdu yaşlılıktan. Navidan nine de onlardan biriydi. Caminin hemen karşısında tek katlı geniş bir evi vardı. Bir odasının camı yola bakardı. Her zaman bu camın önünde oturur. Gelen geçenleri izlerdi. Mahallenin çocukları olarak bizde onu çok severdik ama oyun alanımız maalesef onun penceresinin önündeydi. Okuldan geldikten sonra önlükleri atar soluğu çeşmede alırdık. Çeşmemizde hemen Navidan teyzenin penceresinin karşısındaydı. Aradaki geniş yol bizim oyun alanımızdı. En sevdiğimiz oyunda Übülük ve Mocuk’ tu. Oyunlarımız gürültülü oluyordu tabii. Herkes bağırıyor çağırıyor kendinden geçiyordu. Navidan teyze tam bir saat kadar sabrederdi. Ya da bize bir saat mühlet verirdi kendince. Tam bir saatin sonunda camı açar ağır, basiretli, asil bir ses tonuyla bize evlatlarım biraz da gidin başka yerde oynayın der hepimize yetmesede birkaçımıza elindeki şekerleri camdan verirdi. Biz Navidan teyzeyi hiç kırmazdık. Hemen oynamayı bitirir ve oradan ayrılırdık. Bu bizim için bir meleke haline gelmişti. Oyunumuzu ona göre ayarlardık. O sabrının sonuna gelip camı açtığında bizde oyunumuzun sonuna gelmiş olurduk zaten. Navidan teyzenin tok ve asil bir sesi vardı. Görünüşüde öyleydi. Anlayacağınız Navidan Nine mahallemizin en asil duruşlu kadınıydı. Ben tanıdığımda çok yaşlıydı. Ne zaman öldüğünü tam hatırlamıyorum. Allah rahmet eylesin.

Hatçe Ebe

Asıl ismi Hatice idi ama kimse hatice ebe demezdi. Hatçe ebe derdi herkes. Mahallenin duayen ebesiydi. Elinde doğmayan yok gibiydi. Çocuklarını doğurttuğu birçok kadını bile o doğurtmuştu. Benim hatırladığım yıllarda epey yaşlıydı ama çok diriydi. Ben sanırım 65-70 yaşlarını gördüm. Adeta zıpkın gibi bir kadındı. Zayıf ve uzun boyluydu. Yuvarlak sevimli bir yüzü vardı. Anama benzerdi. Benim tabakhaneden ustamında annesiydi. Mahallede kerpiçten bir evi vardı. Kocası varmıy dı tam hatırlamıyorum. Evlerine giderdim ama hatırladığım tek şey su dolu 70 lik rakı şişelerinin içindeki koca koca sülüklerdi. Hatçe ebe aynı zamanda mahallenin sülükçüsüydü. Çok severdim onu. 4-5 yaşımdan beri hatırlıyorum kendisini. Çok bilge bir kadındı. Herkes her şeyi ona danışır sorardı. Sonra iyice yaşlandı. Benim de ustam olan oğlu kaloriferli apartman dairesinde oturuyordu ve onuda yanına almıştı. Epey yaşadı diye biliyorum. O da ustam olan oğluda şimdi toprağın altındalar. Mekanları cennet olsun. Hatçe ebe mahallemizin en bilge kadınıydı.

Sırık Necmiye

Necmiye selvi boylu uzun bir kadındı.

Hadi Ama! Ne Düşünüyorsun!